19 Şubat 2015 Perşembe

Baharat Hakkında

     ''Başlangıçta, baharat vardı'' diyerek başlar Macellan yazdığı kitaba, evet başlangıçta baharat sadece insanların tat almak için ve zevk için değil dini törenlerde tütsüler de tıp alanında tedavilerde kullanılmaktaydi ve aynı zamanda etlerin korunması uzun süre bozulmadan dayanması içinde kullanıyordu pastırmada olduğu gibi atılan baharatla etin oksijenle bağlantısı kesilip daha uzun süre dayanmasının sağlanması ilk zamanlarda kimse şimdi bizim gibi pilava karabiber serpmiyordu. 
Yapılan çalışmalarda taş devrinde insanların haşhaş melek otu ve kimyonu tanıdıkları saptanmış büyük ihtimalle avladıkları hayvan etlerinin tatlarını iyileştirmek için kullanıyorlardı tabi eti çiğ olarak tükettikleri için baharat katmak etin tadını iyi yönde etkiliyordu.

       Orta çağ dönemlerinde Avrupa da baharat oldukça pahalı bir üründü tamamen bir zenginlik alametiydi kralların soyluların evlerinde bulunuyordu hatta karabiber fiyatı altına eşdeğerdi altının ağırlığınca karabiber satılıyordu.Hindistandan yola çıkan baharat venedik'e gelene kadar fiyatı 60 kat
venedikten avrupa içlerine gelene kadar ise fiyatı 5 kat daha artıyordu çeşitli vergiler korsanlar aşılan büyük okyanuslar fiyatı bu noktalara taşımaktaydı,baharat ticareti yapan tüccarlar tabikide çok büyük paralar kazanıyorlaradı. Hatta çeşitli hayali hikayelerle baharatların zehirli hayvanların bulunduğu dağlardan çok zor şartlarda getirildiği anlatılıp baharat ticareti yapmak isteyenleri korkutuyorlardı.























Baharata duyulan istek, o kadar fazlaydı ki Vasco da Gama’nın Afrika’yı dolaşan yeni bir deniz yolu açmasını ve bu olayla hemen hemen eşzamanlı olarak, Kristof Kolomb’un Yeni Dünya’yı keşfini sağladı. Ve ülkelerin sömürgeleştirilmesinin en büyük sebebi baharatlardı, Avrupa sömürgeleştirdiği ülkelerdeki baharatları bir nevi çalarak ekonomisini düzeltmeye devam ediyordu ki 1770 yılında Peter Poivre adlı bir fransız muskat ve kuru karanfil ağaçlarını çalıp ve bugün ki Maurittius, Seysel ve Madagasgar adalarına dikmesiyle sömürgecilik tarihinin kanla yıkanmış bu bölümü başladığı gibi bir başka hırsızlıkla da sona erer.1750' lerden sonra ve baharat istemi gerilemeye başlamış ve dünya ticaretinde önemini kaybetmiştir
Zaman içerisinde yapılan araştırmalarla baharatın faydaları, etkileri bilimsel olarak da ispatlanmıştır örneğin  kuru karanfil içerdiği eugenol maddesiyle bakterilerin çoğalmasını önlemesi, acı biberin etken maddesi kapsaisin vucutta mutluluk duygusu uyandıran endorfın hormonunun salgılanmasına yol açar ve biberin acısının mide ve bağırsaklara hiç bir zararı olmadığıda ispatlanmıştır,orta çağda ise baharatın tıp alanında kullanım alanları; pansuman için karabiber,karın ağrısına karşı tarçın, kuvvet şurubu olarak hindistancevizi, tarçın kişniş karışımının ise beyni güçlendirdiği bilinmekteyidi.
      Baharatın aroma maddeleri baharat öğütüldüğünde  hava ile temasta uçar ve ışık etkisiyle de değişime uğrar bundan dolayı baharatı hava almayan karanlık ve nemsiz ortamda saklamak ve kullanılacağı.zaman öğütmek oldukça önemlidir ağzı acık baharatlar altı ay içinde tüketilmelidir

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder